Kayıtlar

talas etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sonbaharın Tozları

      Sarı ışık. Gün ışığı gibi sarı… Henüz kızıllığa ulaşmamış bir akşamüzerine yakın, öğlen güneşi kadar da parlamayan, koyu sarı. Tepeden sarkan avizenin, içi tozdan siyahlaşmış metalik rengiyle kontrast yapan bir sarı. Avize, içindeki ampulle birlikte bir kilise çanına benziyor. Tavanın beyaz sıvası yer yer açılmış, içinden çimento grisi belirerek sayısız şekil oluşturmuş. Deniz dalgası, ayak izi, kocaman bir balina, sarı benekli bir tavşan, kısa saçlı bir kadın portresi… Bunların hepsini rutubet ve küf yontmuş, bir heykeltıraş gibi. Tavanın boyu üç metre civarında. Sağımda iki metre uzunluğunda, hızarla kesilmiş odun parçaları dizili. Zeytin, ceviz, servi, belki dut ve türünü bilmediğim başka ağaçlar… Önümdeki el yapımı sehpanın üzerinde, içilmiş sigaralarla dolu bir kap ve yarısı dolu çay kupaları bekliyor.         Burası serin, mevsim sonbahar. Burnumda talaş kokusu… Ölmüş, dallarından ayrılmış, paramparça olmuş ağaçların kokusu yine de ormanın derinliklerinde nefes a