Kayıtlar

agaclar etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sögüt

     Siz hiç söğüt ormanı gördünüz mü? Ben gördüm. Yumuşak yaprakları rüzgarda salınırken söğüt, banyodan yeni çıkmış, henüz kurumamış uzun bir saça benzer. Doğa kokan binlerce söğüdün ortasında, ılık bir rüzgar eşliğinde ayaktayım. Üzerimde elbisemden başka hiçbir şey yok, gerek de yok. Üşümüyorum. Boynumda akşam güneşini yansıtan kolyem, tek başıma yürüyorum. Orman nerede bitiyor, o bitince ne başlıyor bilmiyorum. Yürüyorum, yürüyorum.      Dünya kadar geniş bir orman, Görebileceğim yer sınırlı, gözlerim çok uzağı seçemiyor. Ancak hissedebiliyorum, yalnız yürümeme rağmen bu kadar sıcak hissedebilmemin bir anlamı olmalı. Belki de göremediğim kadar yalnızım. Bu nemli ormanın derinliklerinde nefes alan bir şeyler var, benim gibi ya da hiç bana benzemiyor. Günler geçiyor. Güneş hiç batmadı, hiç uyumadım. Uykuya ihtiyaç duymadım. Ne zaman başladım yürümeye? Buraya nasıl geldim? Hatırlamıyorum. Varım. En az bu narin yapraklar, orman tabanındaki yumuşak çimenler kadar varım. Söğüdü